Hayatımız boyu durup dinlenmeden çalışıp çabalamamamızın tek nedeni daha iyi bir yaşam sürmek istediğimiz. Kendisine sunulan yaşamı en iyi biçimde düvenleyip patoz ederek ilerler insanoğlu.
Düveni bilen var mı aranızda yada patoz nedir bilir misiniz?
Düven; harmanda ekinlerin sapı ve tanelerini ayırmak için kullanılan , önüne koşulan hayvanlarla çekilen, alt yüzünde keskin çakmak taşları dikine çakılı bulıunan,kızak biçimindeki aletin adıdır.
Patoz ise tahılı döven,tohumları sap ve kabuğundan ayıran, tarım aletidir.
Hasat, ekmek, biçmek beklemek , emeğinin karşılığını almak ve meyvesini toplamaktır. Eğer ne ekeceğimizi bilirsek karşılığında da ne alacağımızı biliriz.
Seçimlerimiz tercihlerimi değil midir? İnsan kendini ne yapmak isterse o olur. Senin seçimlerin senin doğrularındır. Ekmek ve biçmektir hayat ne ekersen onu biçersin.Kavun ekip karpuz toplayan olmamıştır.
Günümüzde insan ilişkileri öyle bir hal aldık ki hemen ektiğimizin karşılığını almak istiyoruz. Beklemek olgunlaşmak ve hasat zamanını iyi ayarlamak bütün sorunu çözecek aslında.
İşte bu yüzde verimli bir şey elde etmektense hemen olan bazı basit şeylere gönül bağlayıp hayal kırıklığına uğradığımız oluyor.
Hayatımızdaki ilişkilerde de durum aynı, üç güne düştü ilişkiler, kimsenin kimseye tahammülü yok .
Vefat eden insan arkasında eğer iyi bir intiba bıraktıysa iyi olarak anılır, bunun tam tersi bir intiba bıraktıysa da kötü olarak anılacaktır. Hayat birikimlerden ibaret maalesef, ne biriktirdiysek o kalıyor geride.
İnsan hayatı boyunca yaşadıklarının hasatını toplar. İyilik ekersen iyilik, kötülük ekersen kötülük biriktirirsin. Hayat verimli bir arazidir aslında onu doğru yönde ekip biçmek, işlemek yön verir bize.
Çiftçiliğin hayattaki karşılığı nedir? Sorusunun cevabı; ürün yetiştirmek, başkaları için var olmaktır. Tabiat ile insanın hemhal olmasını sağlamaktır.
Toprağa doğum yaptırmaktır. Topraktan aldığını toprağa vermektir.
Ne kadar verimlidir toprak, bir serpersin on alırsın, hayatta böyledir, toprak kadar cömert ve cesur.
Bütün bir yıl boyunca tüm aile fertlerinin geçimini sağlayacak olan hasat zamanının geldiği günlerdeyiz. Çiftçinin yüzünün güleceği günler yakındır artık.
Harmanlanmak bir araya gelmek birlik ve beraberliğin sembolüdür aslında.
‘’Kötülükten, güzellik biçilmedi, ektğini biçer insan. Yaşam bir gün değil ki. Bir ömür hasat ister.’’(Laedri)
Her şeyin yetişmesi için belirli bir zamana ihtiyaç vardır. Ekip büyütme heyecanının doruk noktasıdır hasat zamanı. Emeğin karşılığı, bereketi ve şükretmek için en uygun zamandır.
Harman, zamanı iyi kullanmaktır, merhaba tohumun toprağa düştükten sonra büyütülmesi bakılması sulanması ve ürünü elde ettikten sonra hasat edilmesi için belirli bir süreç gerektirmektedir.
Emek vermek büyütmek meşakkatli bir iş fakat hasatı almanın verdiği haz bambaşka.
İnsanın da büyümesi serpilmesi ve olgunlaşması buna benzer .
Beslersin büyütürsün ve çocuğunun olgunlaşıp kendi ayakları üzerinde durduğunu, iş güç sahibi olup hayata atılmasını görmektir hasat zamanı. En kıymetli ürünü almışsındır artık ve dünyalar senindir.
Eskiden harman zamanı ifadesi, hayatımız için önemli olan tarihleri tarif etmek için kullanılırdı. Bir çoğumuz ya harman zamanı ya da bağ bozumu gelmişizdir dünyaya.
Doğumla başlayıp ölümle son bulan hayatta neler biriktirtirdik, geride neler kalacak işte budur bütün mesele.