Ülkenin 70 yıldır sağ politikalarla geldiği nokta, açlık-yoksulluk-eğitimsizlik-yobazlık- kadının ötekileştirilmesi. Bizim yapmamız gereken sol politikaları halka iyi yektin insanlarla iyi anlatmak, kadın erkek ayrımı yapmadan hepimizin birey olduğunu topluma anlatmak özgürlüklerin yolunu açmaktır. Türkiye’nin gittiği yol karanlık bir yoldur bunu ancak sol devrimci politikalarla önleyebilir, yüzümüzü çağdaş uygarlık düzeyine çıkarabiliriz.
Sağ politikaların arkasına takılmak ülkeyi karanlığa gömecektir, bu politikaların geldiği nokta ortadır.Tüm sol unsurların yapacağı şey halka umudu Özgürlüğü ve adaleti vaat etmek bunu nasıl yapacağını halka net anlatabilmektir. Partide uzun yıllardır milletvekili olanların teşekkür edilip meclis dışı çalışmaya davet edilmeleri geriyor. 50 yıldır neredeyse aynı isimlerle siyaset üretilemiyor. Böylelikle partilerde koltuk ve çıkar/yarar peşinde olanlarında önü kapatılma olanağı olabilecektir.
Her seçim yaklaştığında komşu ülkelerle savaş tamamları çalan iktidara karşı da sol söylemleri geliştirmek halka anlatmak zorundayız. Ne yazık ki sokaklar gittikçe can güvenliğinin yok olduğu baskıcı bir düzen ve kültürel alt yapıya teslim edilmiştir.
Patilerin tüzük ve disiplin mekanizmasının kişilere göre değil yazıldığı gibi amacına uygun uygulanması düşünce üretenlerin çalışmalarına güç verecektir. Bu anlamda halka zulmedenlerden de bağımsız mahkemelerde hesap sorulacağı iyi anlatılmalıdır.
Türkiye’nin kurtuluşu emek eksenli sol politikalarla, yoksulluğu, eşitsizliği, yolsuzluğu yok etmek üstüne hakça bir bölüşüm özgür bir yaşam hedeflendiğinde başarıya gidecektir. Halkın umudunu kimsenin çalmak hakkı değildir, tarih önünde sorumlu olacaktır. Bunun için tüm muhaliflerle bir araya gelinmeli ben kirinden kurtulup biz halkız diyebilmeliyiz.
Halkını, emekçileri, öğrencileri, kadınları düşünen, gerçek sol güçlerin birleşmekten başka seçeneği yoktur.