Göçmen hakları, göçmen işçi pazarı, işçi sınıfının karşılaştığı sorunlar… Türkiye’nin göçmen işçi pazarı olmamı mümkün mü? Orta sınıfın eriyişi. Sayısız mezun işsizken tüm bunları nasıl göz ardı edeceğiz? Küreselleşme ve göçün kaçınılmaz bir sonucu işsizlik ve açlık…

Son yılların dünya sorunu olarak göçmenlik, ülkemizde de politikalar gereği zamanla katlanarak günümüzdeki halini aldı. Nasıl oldu da böyle oldu demeyeceğim biliyoruz ki tüm bunlar yavaş yavaş kimi saman altından su yürüterek kimi açık seçik bir şekilde yaşatıldı. Yandaşın cebinin dolduğu, fakirin fak fakir olduğu, orta sınıfın tarih kitaplarında yer alacak kadar yok olduğu günümüz Türkiye’sinde meslek ayırmadan her vatandaş zorluk çekiyor. 

Tüm bunlar yetmezcesine yoğun göçmen akışı yaşanan ülkemizde bir de ucuz işgücüyle rekabete giren yabancı uyruklu bireyler ile karşı karşıya kaldık. Yerli malı yurdun malı diyen en hakiki yurttaşlar bile ucuza işgücüne tabii ki de hayır demediler! İş ve işçi sağlığı konusuna değinmeyeceğim bile… Küresel pazarda Türkiye’nin göçmenlere işçilikleri için sonsuz ev sahipliği gözler önünde. Politik çıkarlar uğruna onlarca insanın harcandığı bir rant kapısı haline geldi bu durum ve çözülecek gibi görünmüyor. Ülkemizde yeni nesilde kalifiye eleman kalmayışı da bunu tetikliyor diye düşünerek göçmen işçi sorununa öfkelenmemeye çabalıyor olsam da Türkiye’nin bu gidişatı hepiniz kadar beni de korkutuyor.

Bu durum bize ne kadar zor ise göçmen işçilere de bir o kadar zor aslında. Neoliberal kapitalizm dalgası göçmen işçi haklarını da zedeliyor ve yaşam şartlarını zorlaştırıyor. Bu çerçevede uluslararası göçmen haklarının uluslararası işçi haklarıyla birbirine karışmış olduklarını söylememiz yanlış olmaz. AB Göç ve İltica Paktı bizim işçi sınıfımızı da doğrudan etkiliyor diyebiliriz; gerçekleşecek olan planda Türkiye sadece bir göçmen işçi ülkesi olarak kalmayıp bu işçileri Avrupa’ya pazarlayan bir konuma da gelecek. Çalışan çalıştırılan tüm işçiler ise sömürülerek vasıfsız kalmaya devam edecekler.

Şöyle ki; sesimizi duyurmak için göçmen işçiler ile hareket etmek karlı olabilir aksi takdirde hem göçmen işçi hem yerli işçiler için zorlayıcı ve köreltici politikalar ardı kesilmeden gelmeye devam edecektir. Umalım ki refah dolu günler görelim…