Mahremiyet denilince ilk akla gelen cinsel eğitim ya da güncel söylem ile “özel bölgelerini bilme ve koruma” oluyor.

Ancak mahremiyet bilinci; kişinin kendisi hakkında herhangi bir olumsuz duruma mahal vermeden kendi gücünün farkına vararak kendisi hakkında karar verebilme, kendine değer verme, sınırlarını koruyabilme ve tabi ki diğer insanların sınırlarına da saygı duymayı kapsamaktadır.  

Tüm bunlardan yola çıkarak yukarıda saydıklarımın mahremiyet bilinci ile nasıl bir ilişkisi vardır diye sorulduğunda; kişinin tüm bu özelliklere dayanarak “Hayır” diyebilme becerisi kazanarak kendi mahremiyetini koruması diye cevap verilir.  Hayır diyebilen bir kişi mahremiyetini rahatça koruyabilir ve diğer insanların da mahremiyetine saygı duymayı becerebilir çünkü o kişi için “”Hayır” demek gerçekten “Hayır” demektir.

Peki bir çocuğun mahremiyeti ne zaman başlar diye düşündüğümüzde; cevap olarak size çocuğun doğumu itibariyle mahremiyetinin başladığı bilinmektedir. Çocuğun doğumu ile başlayan fotoğraf çekimleri ve sosyal medyada paylaşılmasıyla birlikte başlayan mahremiyet hakkı ihlalleri aklıma gelmektedir. Bu durumun devamındaki diğer hak ihlallerine birkaç örnek daha vermek gerekirse ilk aklıma gelenler; bebeği herkesin içinde rahatça emzirmek, bebeğin altını kalabalıkta rahatça değiştirmek devamında çocuğa tuvalet eğitimi vermek üzere çocuğun iç çamaşırını giymeden dolaşmasına izin vermek, çocuk tuvaleti kullanırken tuvaletin kapısını açık tutmak, çocuğu banyo yaptırıken kapısını açık tutmak, çocuğu banyo yaptırırken çocuğun yaşına ve gelişimine uygun olmayan şekilde çocuğu tamamen çıplak tutmak, çocuğun izni ve rızası olmadan çocuğu zorla öpmek, çocuğa zorla sarılmak, çocuğa zorla birilerini öpmesi veya sarılması yönünde telkinde bulunmak, çocuğun rızası dışında çocuğa dair bilgileri paylaşmak, çocuğun cinsel bölgelerine komik isimler takmak ve çocuğun cinsel organları ile ilgili şaka yapmak çocuğun bu durumları normalleştirmesine sebebiyet vereceğinden mahremiyet duygusunu zedelemektedir.

Ebeveyenler genelde çocuklara yabancılar ile konuşmaması yönünde telkinde bulunur ancak çocuğun birileri ile konuşmamasınından ziyade çocuğa “iyi dokunuş” ve “kötü dokunuş”un ne olduğu anlatılmalı ve çocuğun böyle bir durumda karşılaştığında güvenebileceği kişilere bu durumu anlatması hususunda çocuğa gerekli bilgilendirme yapılmalıdır. Bu sebeple çocuğunuzla aranızdaki ilişkinin samimi, güvenilir ve sıcak olması gerekiyor ki çocuğunuz sizinle her şeyini rahatça paylaşabilsin.

Son olarak; nasıl ki yatak odalarınız ve eşyalarınız sizin mahreminiz ise çocuklarınızın odaları ve eşyları da onların mahremidir ve onlara saygı duyarak izinsiz odalarına girmemek ve eşyaları ile ilgili izinsiz tasarrufta bulunmamak gerekir.