Merhabalar Sektör Medya ailesinin değerli okurları. Bu haftaki yazımda israf konusunda düşüncelerimi sizlere aktarmaya çalışacağım.

İsraf aslında üzerinde durmamız gereken konuların en başında geliyor. Peki neleri israf ediyoruz bazılarını örnekleyecek olursak en başta su geliyor. ‘Su yaşamın kaynağıdır’ demiştik önceki yazılarımızda. Evet israf etmemiz gereken en önemli ve en önemli şey sudur. Çünkü dünyanın su haznesi tükeniyor.

Bir başka üzerine düşülmesi konu ise savurganlık. Savurganlık, israf gereksiz harcamaya denir. Bir şeyi harcarken, gerektiğinden fazla ya da az kullanma israf ve cimriliği beraberinde getirir. İnsan hayatını devam ettirebilmek, belirli bir para kazanıp ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir meslek edinir. Edindiği meslekte çalışıp emek harcar ve karşılığında maddi olarak bunun bedelini alır. Ancak kazandığı para ya da o para ile aldığı ihtiyaçlarını gereği dışında harcarsa buna da israf denir.

Yani israf hangi açıdan bakılırsa bakılsın kötü bir şeydir. Hem bireysel hem de toplumsal olarak boşa harcanan ham maddeler, boşa harcanan emekler, boşa harcanan nimetler demektir. Bizim gereksiz olarak gördüğümüz ya da fazla bularak aşırı tükettiğimiz herhangi bir şey belki de başkalarının temel ihtiyaçlarını karşılayabilir. Bir şey müsrifçe tüketirken ilk önce ona ihtiyacı olan insanları düşünmek gerekir. Afrika da açlıktan susuzluktan ölen insanları görünce hiç mi kendimizi sorgulamayacağız.

Yemekten sonra başka bir israf konusu da marka tutkunluğu. Toplum marka tutkunu olmaya o kadar sırf marka tutkumuz yüzünden cebimizden çıkan paranın dahi sorgulanmadığı dünyada bizler ne yapıyoruz. İsraf hem kötü bir davranış olduğunu, hem de dinimiz tarafından yasaklandığını unutmamak gerekmemektir. Hayatta Allah'ın bize verdiği nimetleri kullanmalıyız. Fakat bu nimetleri kullanırken ne başkasının hakkına geçelim ne de israf edelim. Elimizdekilerin kıymetini her zaman bilelim. Yani kısaca bir şeyi bilinçsizce tüketirken ilk başta ona ihtiyaç duyan insanların var olduğunu düşünmek gerekir. Kullandığımız bir eşyamız artık kullanılmaz hale geldiği zaman o eşyayı gerektirmemiz gereklidir. Eşyalarımızı alalı çok uzun zaman olmamasına rağmen sadece sıkıldığımız için o eşyanın yenisini almak israftan başka bir şey olamaz.