Salihli, Türkiye’nin tarımsal üretiminde önemli bir yere sahip bölgelerinden biridir. Üzüm bağlarıyla ön plana çıkmasına rağmen, son yıllarda zeytin ve zeytinyağı üretimiyle de adından sıkça söz ettiriyor. Üzüme göre daha az emek ve bakım gerektirmesi ve zeytinin hastalıklara karşı daha dirençli olması gibi nedenler çiftçileri zeytin üretimine teşvik eden nedenlerin başında gelmektedir. Ayrıca Zeytin ağaçları uzun ömürlü, susuzluğa dayanıklı ve bakımı ucuz. Bu da zeytinciliğe olan ilgiyi arttırmaktadır.
Zeytin ağaçları bir kez dikildiğinde ve gerekli bakımları yapıldığında torunlara bile ürün verebilme özelliğiyle ön plana çıkmaktadır.
Son yıllarda bölgemizde artan zeytin üretimi, yüzlerce üreticiye geçim kaynağı olurken, aynı zamanda hasattan paketlemeye kadar geniş bir alanda çalışan yüzlerce aileye de gelir kapısı olmaktadır.
Üretilen zeytinlerin bir kısmı yurtiçi ve yurtdışında sofralık zeytin olarak tüketilirken, son yıllarda sayıları artan zeytinyağı işleme tesislerinden katma değeri yüksek zeytinyağları çıkartılmaktadır. 2024 verilerine göre Türkiye’nin zeytinyağı ihracatı 400 milyon doları aşarken, Salihli’nin kaliteli ürünleri bu başarıda dikkat çekiyor. Özellikle Orta Doğu ve Avrupa pazarlarında rağbet gören Salihli zeytinyağı uluslararası alanda 18 ödül alarak kalitesini kanıtlamıştır. Alınan bu ödüller Odalar, Sivil Toplum Kuruluşları ve Zeytinyağı üreticilerini Salihli Zeytinyağına coğrafi işaret almaları konusunda harekete geçirmiştir.
Geçtiğimiz ay Salihli Ticaret ve Sanayi Odası'nda yapılan toplantıya TSO Başkanı İbrahim Yüksel, Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, Salihli Ticaret Borsası başkanı Yetiş Aksoy ve Salihli'deki Zeytinyağı üreticileri katılarak Salihli Zeytinyağının tescil ettirilmesi konusunda fikir birliğine varmışlardır.
Coğrafi işaret, ürünün tanınırlığını artırarak hem iç hem de dış pazarda değerini yükseltecektir. Bu süreçte, Salihli zeytininin özelliklerinin belgelenmesi ve marka bilinirliği için tanıtım kampanyaları yapılması önem taşıyor. Coğrafi işaret, aynı zamanda taklit ürünlerin önüne geçerek tüketici güvenini arttıracaktır.
Zeytin ve zeytinyağı üretimini teşvik etmek için devletin verdiği fidan desteği, düşük faizli krediler ve zeytinyağı tesislerine yönelik verilen hibeler çok önemli olmakla beraber, daha fazla üreticinin üretim sürecine katılması için tanıtım ve eğitim programları yapılması gerekmektedir.
Ayrıca teknolojik yatırılmlarla zeytinyağı sıkım ve paketleme süreçleri iyileştirilirse, üretilen ürünün hem kalitesi hem de hacmi artacaktır.
Atılacak doğru adımlarla, zeytin ve zeytinyağı hem çiftçilerin yüzünü güldürecek hem de Türkiye'yi dünya pazarında daha ileri bir konuma taşıyacaktır.