Türk Eğitim Sen ile birlikte 6 sendika Akhisar Kayalıoğlu İsmail Keskinoğlu İlkokulunda Sınıf öğretmeni olarak görev yapan Sıdıka Gülsoy öğretmen, iki ortaokul öğrenci tarafından şiddete maruz kalması nedeniyle ortak basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Türk Eğitim Sen Akhisar Başkanı Senai Yavuz yaptı. Başkan Yavuz "Öğretmenimizin hem öğrenciler hem de daha sonra okula gelen veliler tarafından tehdit edilmesi olayına Artık Yeter .Biz öğretmeniz. Sıdıka Gülsoy öğretmenimizin yanındayız "dedi.

Adam mısın sen diye başlayan tartışmada kan aktı: 1 ölü, 1 yaralı Adam mısın sen diye başlayan tartışmada kan aktı: 1 ölü, 1 yaralı

ÖĞRETMENE KALKAN ELLER KIRILSIN

Türk Eğitim Sen Akhisar Başkanı Senai Yavuz açıklamanın devamında "Toplum olarak hayatımızın her aşamasında evde, sokakta, iş yerlerinde her gün karşı karşıya kaldığımız şiddet olgusunun uzun süredir okullarımızı da sarmalamış olması çok sayıda meslektaşımızın şiddetin hedefi haline gelmesine neden olmaktadır. Öncelikle kabul etmek gerekir ki okullarımızın sık sık şiddet haberleriyle gündeme gelmesinde başta Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) olmak üzere tüm yetkililerin, hatta toplumun tüm kesimlerinin sorumluluğu vardır. Toplum olarak hayatımızın her aşamasında yer alan şiddet olgusu, eğitim kurumlarını, okullarımızı ve öğretmenlerimizi de hedef almış durumdadır. Okullarımızda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilememesi nedeniyle maalesef had safhaya ulaşmıştır. Eğitim sisteminde yaşanan olumsuzlukların temel nedeni olarak öğretmenlerin göstermesi, CİMER uygulamasının velilerin elinde bir sopaya dönüştürülmesi, MEB’in eğitimde yaşanan sorunlara çözüm üretmekte yetersiz kalması öğretmenleri ve idarecileri veli/öğrenci karşısında tek muhatap olarak bırakması, bugün yaşananlara zemin oluşturmuştur" dedi.

-GÜVENLİ OKUL, GÜVENLİ TOPLUM

Disiplin yönetmeliklerinin yetersiz olduğunu söyleyen Türk Eğitim Sen Akhisar Başkanı Senai Yavuz "eğitimcilerin itibarını zedeleyen ve sadece adı değişen öğretmeni şikâyet hatları, öğretmenlik mesleğinin mülakat, rotasyon, performans, şeffaf olmayan ödül ve ceza gibi uygulamalarla rencide edilmesi, hem ekonomik ve sosyal hem de özlük haklarının gasp edilmesi, eğitimcilerimizi tahkir eden yayın, tutum ve açıklamalar tüm bu şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Çoğu okulumuzda güvenlik görevlisinin bulunmaması, güvenliğin sadece nöbetçi öğretmenler eliyle sağlanmaya çalışılması, kamera sisteminin olmaması şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Oysa her okulumuza güvenlik görevlisi alımı yapılması ve okullarımızın tamamında kamera bulundurulması hayati bir zorunluluktur. MEB’in bu konuda okullara bütçe tahsis etmesi, fedakârlıktan kaçınmaması çok önemlidir. Öte yandan şiddetin önlenmesi, etkili ve caydırıcı tedbirler geliştirilmesi, eğitim çalışanlarının güvenli bir ortamda çalışmasının yasal koruma altına alınması amacıyla”Öğretmen Meslek Kanunu”nun acilen bu talepler doğrultusunda çıkması için TBMM ye daha fazla görev düşmektedir..Kanun tekliflerimizde özellikle eğitim çalışanlarına yönelik şiddete asla hoşgörü gösterilmeyeceği, aksine şiddet suçlarının mutlaka cezalandırılacağı düşüncesinin yerleştirilmesi ve kamu sağlığını bozduğu için de ayrıca cezalandırılacağı düşüncesinin oluşturulmasının hükme bağlanmasını gerekmektedir.Ayrıca Okullardaki disiplini sağlayacak, öğretmeni koruyacak yönetmeliğinde bu yönde ele alınması gerekmektedir.Özel eğitim kurumlarında çalışan eğitim çalışanlarının da, görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılması, cezaların artırılması ve şikâyete bağlı kalmaksızın fail hakkında kamu davası açılması için daha ne bekleniyor. Bu noktada tüm siyasi partilerimiz birlik içinde olarak bu teklife destek vermesi ve teklifin yasalaşması en büyük beklentimizdir. Eğitimde Şiddet Yasası çıkarılmasının yanı sıra Meclis Araştırma Komisyonu kurulması, Türk Ceza Kanunu’nda eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin ayrı bir suç tipi olarak düzenlenmesi de bir zorunluluktur. Daha fazla eğitim şehidi verilmesine ve öğretmenlerimizin şiddete maruz kalmasına müsaade etmemeliyiz! “Eğitimde Sıfır Şiddet” teması ön planda olması Eğitimin ileriye gitmesinin en önemli destekleyicisidir" dedi.

Muhabir: Onay Ozan