Güleç “Kalp ve damar hastalıkları kişisel, davranışsal, çevresel ve sosyoekonomik risk faktörlerinden kaynaklanabilmektedir. Sağlıksız beslenme, fiziksel hareketsizlik, alkol kullanımı, tütün kullanımı, hava kirliliği, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, obezite ve böbrek hastalığı en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Ayrıca aile geçmişi, stres, etnik köken, cinsiyet ve yaş da kişide kalp ve damar hastalıklarının gelişimini etkileyebilmektedir.” Dedi.

798e1b95-7ff8-4d8a-9fe9-0f26cbe58eac

Öksürük ve hapşırık krizine girdi, sonucu görünce şok oldu Öksürük ve hapşırık krizine girdi, sonucu görünce şok oldu


Güleç, sözlerine şöyle devam etti. “Dolayısıyla risk faktörleriyle mücadele etmek kalp ve damar hastalıklarından korunmada ya da ilerlemelerini durdurmada birincil korunma yöntemidir. Yapılan araştırmalar, yaşam tarzında yapılacak değişikliklerle 30-70 yaş arasında görülen kalp ve damar hastalığı kaynaklı ölümlerin %80’inin önlenebileceğini ortaya koymaktadır.  Kalp ve damar hastalıklarının erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlenmesi yoluyla söz konusu hastalıkların ilerlemesini durdurulması ve bu hastalıklara bağlı yeni hastalık oluşmasını engellemesi en önemli mücadele basamaklarından biridir.  

a6498fc5-528e-40bd-92ae-e4ca21c76d70

Bu sebeple Bakanlığımız, Hastalık Yönetimi Platformu (HYP)adını verdiği bir uygulama geliştirerek birinci basamak sağlık hizmet sunucularının kronik hastalıkların erken teşhisi, etkili tedavisi ve izlemlerinde daha aktif bir rol üstlenmesini sağlamıştır. Sürecin, kanıta dayalı klinik uygulama yönergeleri doğrultusunda yürütülmesi ile hastalıkların kontrol altına alınması, bireylerin fonksiyon kaybı yaşamalarının ve engelli hale gelmelerinin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır”

Kaynak: Fatma Uysal